Pazar, Mayıs 21, 2023

Airplane! (1980) - ZAZ


Tüm zamanların en komik filmleri listesinin dört başı mamur üyelerinden biri "Airplane" hala bazı kısımları ile gerçekten komik ama aynı ölçüde de dönemine ait bir film, çok da zamansız bir yanı yok maalesef. Daha öncesinde skeç komedilerinin öncülerinden "Kentucky Fried Movie" üyi yazmış olan David Zucker-Jim Abrahams-Jerry Zucker (ZAZ) ekibi yönetmen John Landis'ten çok memnun kalmamış olacaklar ki sonraki işlerinin başına üçü birden yönetmen olarak oturmaya ahdedip bu filmi ortaya çıkarmışlar.


Vietnam daki tecrübelerinin etkisinden sıyrılamamış bir asker eskisi bir uçak yolculuğu esnasında bir hostes olan eski sevgilisi ile karşılaşır. Kızı görmek elemanda feci şekilde eski günleri yadetme sendromuna sebep olur, biz de böylelikle tarihlerine vakıf oluruz. O esnada uçakda patlak veren bir virüs pilotun telef olmasına neden olunca uçağı indirmek aşağıdaki kuleyle koordineli olarak pilot, hostes ve uçaktaki doktorun başına kalır.



Senaryo belli bir konu izleğini takip etse de genel olarak ufak komedi parçalarının birleşiminden müteşekkil bir yapıya sahip, skeç antolojisi filmleri andırıyor. Yönetmenlerin ilk filmlerinin bu formatta olması ve onun öncesinde de bunun tiyatro versiyonu ile haşır neşir oldukları hususu da eklenince yapmayı en iyi bildikleri noktadan ilk filmlerini gerçekleştirdikleri anlaşılıyor. Dolayısıyla filmden alacağınız keyif bu ufak skeçlerin size ne kadar hitap edip etmeyeceği ili alakalı bir durum ve mevzu komedi olunca bu çok göreceli bir şey. Şahsen benim yarı yarıya gibi bir şey, çok güldüğüm yerler de oldu, tepki vermediğim yerler de. Filmin eskimeyen taraflarından birisi doktoru canlandıran Leslie Nielsen'in performansı. İzledikten sonra gerçekten niye bu komedi deyince akla gelen ilk isimlerden biri haline geldiğini görebiliyorsunu. "Don't call me Shirley" repliği artık bir klasik haline gelmiş olsa da kendisine en çok güldüğüm yer ilk kez göründüğü ve kulağında steteskopla hostesi dinlediği sahne oldu:) Hostes demişken baş roldeki Julie Haggarty'yi çok beğenmesem de Lorna Patterson çok tatlı bir aktrismiş, oyunculuğu 80'lerde bırakmış olması bir kayıp. Bu ikisi dışında diğer aktörlerden çok da etkilendiğim olmadı açıkçası. Bir tek yardımcı pilot Otto, filmin gizli yıldızı o(!).


"Airplane" ilgili temel problem -en azından benim gibi çekilmesinin üzerinden 40 yıl geçtikten sonra izleyen birisi için- filmin dalgasına mazhar yapımların neredeyse hiçbirine aşina olmamak. ZAZ, genel hikayeyi ve karakterleri oluştururken 1957 tarihli "Zero Hour" diye bir filmi baz almışlar örneğin, izlemediğim için bu nokta komple havada kalıyor. Hakeza 1970'lerin popüler sinemasına hakim olduğu söylenen felaket filmleri "Airplane"in dalga menzilinde gezinen yapımlarmış hep ama aşinalık olmayınca hiç bir göndermeyi yakalamak mümkün olmuyor.  Yani bir açıdan bakınca iyi aslında, referanslarından bihaber bir izleyiciyi ne kadar güldürüyor görebilmek açısından. Fakat mevzu bahis tür parodi olunca parodisi yapılan şeye dair belli bir malumat da elzem ki bu noktada hata bende, madem konunun cahilisin parodisini izleyip ne yapacaksın. Yönetmenlerin ikinci ve bir başka klasik kabul edilen filmleri "Top Secret"ı da tam bu sebepten izlemeyi düşünmüyorum mesela, zira o da 60'ların casus filmleriyle dalga geçiyormuş.