Perşembe, Nisan 29, 2010

Micmacs


Jean-Pierre Jeunet, Michel Gondry gibi insanı hayran bırakan orjinal fikirleriyle son derece yaratıcı bir yönetmen. Fakat her filminde aynı yönetmenlik çizgisini korusa da her filmi aynı izlenebilirlik düzeyine sahip olmuyor. Dolayısıyla Jeunet'nin yeni filmi "Micmacs à tire-larigot" başyapıtı "Amelie"de olduğu gibi kendi içinde birçok hoş an barındırsa, onun bütüncül kalitesinden fersah fersah uzak. Babası mayına basarak ölen, kendi de bi mafya hesaplaşmasının ortasında kaldığı için kafasının içinde bi kurşunla yaşamak durumunda kalan bi adamın, bu silah ve mayınları üretenlere kendi çapında savaş açması gibi esasında ilginç ve eğlenceli bi hikayeye sahip olan "Micmacs", yer yer sıkıcı olmaktan kurtulamıyor ne yazik ki. Silahlanma üzerine bi kara komedi olan film içeriğindeki absürd ayrıntılara fazlaca odaklanıp asıl hikayesini ıskalıyor, süresini gereksiz yere uzatıyor. Ancak son 20-25 dakikasında asıl kıvam tutturularak şık bi final sunulmuş olsa da bu bütünün içindeki kopuklukları unutturmuyor. Zamanında "Alien" serisinin bana göre en iyi filmine imza atmış, sonrasında "Amelie" gibi bi yapıtla herkesi kendine hayran bırakmış bi yönetmen için kalitesinin altında bi çalışma  olmuş neticede.